• Ana Sayfa
  • Complementary Therapies
  • Schüssler Mineralleri-en

Schüssler Mineralleri-en

SCHÜSSLER MİNERAL TUZLARI

Metodun yaratıcısı Dr.Wilhelm Heinrich Schüssler (1821-1898) ; Tıp ve homeopati eğitimi almış bir hekimdir.1870 yılında Prof.Jacob Molleschott’un yaptığı hücre çalışmaları ile karşılaştığında homeopatik tedavilerden uzaklaşıp, yeni bir tedavi arayışına girmiştir. Molleschott’un ‘ hücrenin hastalığı organik tuzların (mineral maddelerin) kaybından oluşur.’ hipotezi üzerine   ölmüş kişilerin küllerini incelemiş ve temel olarak  aynı 12 minerali bulmuştur.Bu minerallerin temel yaşam fonksiyonları için gerekli olduğuna karar vermiştir.

Bu minerallerde No1 , No 3 ve No 11 minerallerinin  homeopatik olarak D12 , diğerlerinin ise D6 formunda olmasını önermiştir.

Temel tedavi prensibi; Hastalıkların mineral dengelerinin bozulması ile ortaya çıktığı, bu minerallerin kullanımının yanı sıra , vücutta  hastalığa sebep olan diğer çevresel etkenlerin de düzeltilmesi, davranış ve düşüncelerde  de değişimlerle sağlığına kavuşacağı yönündedir.

Mineral Eksiklikliklerinin teşhisi ;  

Yüz teşhisi, dil teşhisi, iris teşhisi ile laboratuvarda kan ve hücre içi mineral ölçümleri ile yapılabilir.

Kanda bakılan mineral düzeylerinde eksiklik varsa zaten dokulardaki depolar boşalmaya başlamıştır ve bu durumda vücuttaki mineralin rol oynadığı görevlerin tamamlanmamasına bağlı olarak  belirtiler de oluşmuştur.Çünkü kan eksiklik halinde depolardan minerali çekerek işlevlerin görülmesi için gerekli bölgelere taşıyacaktır.Gebelikteki  kalsiyum eksikliğinde annenin dişlerinden kalsiyum çekilmesi gibi..

Bizim hedefimiz daha çok fiziksel belirtiler ortaya çıkmadan önce  vücudu   destekleyebilmektir.

Yüz Okuma (Antliz Diagnoziz)

Schüssler mineralleri eksiklikleri  ; yüz okuma dediğimiz yüzün yapısal değişimleri,renk farklılıkları,kırışıklık biçimleri,çukurluklar  gibi belirtilerin incelenmesi ile belirlenir.

Yüz okumanın yapılmasının en önemli koşulu GÜN IŞIĞIdır.Randevular alınırken bu duruma dikkat edilmeli ve  aydınlık saatler seçilmelidir.

Diğer önemli koşul ise cildin tamamen doğal koşullarda olmasıdır.Makyaj, krem, güneş koruyucu v.b olmadan ; ideali sadece sabah yüz yıkandıktan sonra incelemelerin yapılmasıdır.

Ortamda kullanılan camlar renksiz olmalı (film kaplama olmamalı) , açık gökyüzü veya güneş altında cilt değerlendirmesi yapılmamalıdır.

Doğal ışıktan sonra bir süre yüz incelenir ve ton farklılıkları, renk özellikleri, rengin  yayılım alanı, cildin parlaklık biçimi , çukurluklar ve kırışıklık biçimleri incelenir.

Bu işaretlere göre seçilen mineraller tedavide kullanılırlar.

Tedaviler sırasında bazı yüz belirtileri çok hafifleyebilir ama tamamen ortadan kaybolmayabilirler  (oluşma nedenlerinin hala devam ediyor olması, toksik yüklenmeler veya emilim kusurları  gibi veya eksikliklerin çok uzun süre öncesinde oluşması ve kaybolmasının zaman alması gibi)..

Bazen fiziksel belirtilerden ve yakınmalardan  yola çıkarak tamamlama yapılabilir.Bu terapinin ruhuna aykırı olmakla beraber tamamen yanlış olduğunu düşünmüyorum.Ancak  yine de bu durumlarda ayrıntılı yüz analizi öneririm.Çünkü yaşadığımız  süreçte çevresel koşullar nedeniyle çok yaygın olarak eksikliği görülen mineraller bulunmaktadır.

SCHÜSSLER MİNERALLERİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

Normalde insan vücudu , sağlıklı -dengeli beslenme  koşullarında ihtiyacı olan tüm temel  mineralleri  alabilmektedir. Ancak dengesiz beslenme ,toprakların mineral yönünden fakirleşmesi ,çevre kirliliği, toksin yükleri, sanayileşmenin getirdiği yaşam değişimi, stres faktörlerinin artışı,  hastalıklar, kimyasal yüklenmeler nedeniyle tüm insanlarda mineral maddeler ciddi oranda azalmıştır.

Türkiye'de   12 , Avrupa'da ise 34 adet satışa sunulmuştur. (ilk 12 tanesi fonksiyonel, geri kalanı tamamlayıcı minerallerdir.)

Bu doku tuzları tüm vücutta biyokimyasal -fizyolojik reaksiyonlarda ya faktör ya da kofaktör olarak görev alırlar.

Mineral tuzları aslında bir asit ve bir baz bileşimi olmaları  nedeniyle kimyasal olarak  Tuz adını almışlardır.11 no silicea hariç her birinin ilk kelimeleri baz ikincileri asit yapıdır. ( 5 numara Potasyum -baz, chloratum-asit )

Schüssler terapileri eksik olanı yerine koyma tedavisidir.Homeopatik yöntemlerle yapılmasının nedeni hücre zarlarından geçebilmeleri için küçük moleküllü olmalarıdır (inceltme).

SCHÜSSLER MİNERAL TUZLARI NASIL KULLANILIR

-Ağız içinde eritilerek, dil altı iyon kanallarından emilmesi istenir.Toplam tablet sayısı karısık olarak güne yayılarak alınır.

-Çoklu tablet kullanımlarında günlük tablet miktarı 2-3 sefere bölünmek suretiyle az suda eritilip ,ağızda bir süre (1 dk kadar bekletilip) yutulabilir.

-Laktoz duyarlılığı olan hastalar suda eritip ağızda bir süre (1 dk kadar) bekledikten sonra tükürebilirler.

-7 numaralı mineral olan Magnezyum ise sıcak suda eritilip kullanılmalıdır.gece yatmadan alındığı takdirde rahat bir uyku sağlayacaktır.

tabletler alınırken yemek yenmemeli, hemen arkasından su içilmemeli, yutulmamalıdır.

Genellikle tablet kullanım miktarları, normal ilaçlara göre yüksek miktardadır.(7-21 adet gibi) Bunun nedeni homeopatik olarak yapılmış olmalarıdır.

Bebek ve çocuklarda ,hayvanlarda güvenle kullanılabilirler.

KULLANIM SÜRESİ NE KADARDIR

Vücutta eksiklik giderilene kadar (yüzdeki belirtiler ortadan kalkana dek) rahatlıkla kullanılabilir.Bazen bu süre aylarca olabilir..

1) CALCIUM  FLUORATUM

– Bağ dokusu ve cilt tuzudur.

Rahatsızlıklar- Diş, tırnak, tendonların elastikiyeti

Etki alanı- Kemik, diş, damar, deri yüzeyi bağ dokusu deri ve eklemler.

2)CALCİUM PHOSPHORİCUM

– Kemik ve Diş  rahatsızlıkları, Anemi,Kırıklar, çocuklarda büyüme ağrısı, kemik oluşumu, kemik erimesi, osteoporoz, selülit, dişlerin büyümesi.

Etki alanı- Kemik, Kas, Hormon, Omurga, Diş

3) FERRUM PHOSPHORİCUM

– Akut enfeksiyon rahatsızlıkları

Rahatsızlıklar– Anemi, metabolizma, bağışıklık sistemi, yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı, akut enfeksıyon, birinci derece yanıklar, ateşli rahatsızlıklar,

Etki alanı- Kan, bağırsak, demir deposu, damar sistemi.

4)KALİUM  CHLORATUM

– Mukoza tuzudur, kronik enfeksiyon rahatsızlıkları.bezler ve lenflerden sorumludur

Rahatsızlıklar-- Beyaz balgam, Beyaz akıntı, Üsye enfeksiyonu, Bronşit, Rinit, Gastrit, Aftlar, Lenf bezleri, Mukoza iltihaplanması, Sistit.

Etki alanı- Kan, Bezler, Lenfler, Kronik olan hastalıklar, Enflamasyonların 2. Evresinde etkilidir.

5) POTASYUM  PHOSPHORİCUM

– Sinir sistemi, Enerji azalması, Güçsüzlük.

Rahatsızlıklar-  Anksiyete, Hafıza zayıflığı, Depresyon , Yüksek ateşli rahatsızlıklar, Aşırı çikolata ihtiyacı, Zihinsel, duygusal ve fiziksel yorgunluk

Etki alanı- Sinir sistemi, Kas.,nekrozlar

6) KALIUM SULFURİCUM

– Detoks tuzudur

Rahatsızlıklar- Yumuşak doku iltihapları, Hücre metabolizma temizliği, Kepek ve kronik cilt hastalıkları, Egzama, sedef ve pigment bozukluğu, Şişkinlik, Boğaz, Göz, Burun, iltihaplanmaları,

Etki alanı- Karaciğer, Cilt mukozası

7) MAGNESİUM  PHOSPHORİCUM

–  Kas ve sinir sistemi tuzudur .

Rahatsızlıklar- Kasılmalar, Kramp ve kas spazmları, stres, migren, adet dönemi sancısı, baş ağrıları, kabızlık, kolik, uyku sorunu, korku ve tatlı ihtiyacı,anksiyete,

Etki alanı- Kalp, sinir sistemi, kaslar, bezler, bağırsak ve kemik.

8) SODİUM CHLORATUM

– Sıvı dengesi tuzudur.sıvıları yönetir.

Rahatsızlıklar- Romatizma şikâyetleri, sindirim şikâyetleri, alerjik hastalıklar, tansiyon düzensizliği, duygu kaybı, kıkırdak yapılanması için, kuru göz ve cilt, mide ekşimesi, ishal ve kusma gibi gastrointestinal şikâyetler.

Etki alanı- Böbrek, kan, mukoza, bağ dokusu, kıkırdak.

9) SODİUM PHOSPHORİCUM

– Asit-baz dengesini dengeler. Metabolizma tuzudur.

Rahatsızlıklar- Asit ve yağ fazlalığından oluşan tüm rahatsızlıklar, yağlı cilt, akne, sivilce, yağlı saçlar, böbrek şikâyetleri, çikolata ve unlu yiyeceklere duyulan ihtiyaç, mide yanması, sindirim sistemi, romatizma,gut hastalığı

Etki alanı- Mide, lenf, asit-baz dengesi, yağ, metabolizma,

10) SODYUM SULFURICUM

– Detoks tuzudur.

Rahatsızlıklar- Detoks ve sıvı dengesi. (Ödemlere karşı etkili) şişkinlik, (Göz, el, ayak) uçuk, kaşıntı, egzama, kalın bağırsak rahatsızlıkları, gut hastalığı, toksin maddelerin hücre dışına atılmasını sağlar,

Etki alanı- Kc, safra kesesi, kalın bağırsak,

11) SİLİSYUM

– Saç ve cilt bağ dokusu

Rahatsızlıklar- tüm cilt hastalıkları, bağ dokusu zayıflıkları, saç büyümesi, tırnak problemleri, aşırı terleme, gebelik ,kemik erimesi, çatlayan tırnaklar, ses ve ışık hassasiyeti, yabancı cisim atımı

Etki alanı- Cilt sinir sistemi, bağ dokusu ve saç tırnak.

12) CALCİUM SULFURİCUM

– Eklem tuzudur, antioksidan etkisi yaratır.

Rahatsızlıklar- İltihap, diş, ağız, boğaz ağrıları, bronşit, sivilce, püstül,abse  ve iltihaplı tüm süreçler durumunda.

Etki alanı- Kc, safra kesesi, bağ dokusu.

-en

Contact US